25 Kasım 2008 Salı

İki Yaşındaki Çocuğunuz Büyürken

İşte bir çırpıda okuduğum diğer seri umarım sizlere de faydalı olur


'''İki yaşındaki bir çocuğun ebeveyni olduğunuzda, her gün, heyecan verici bir yolculuktur. Onlar Büyüdükçe serisinin ikinci kitabı olan İki Yaşındaki Çocuğunuz Büyürken'de, Ebeveyn dergisinin uzman editörleri, dikkate değer üçüncü yıla doğru çocuğunuzun ne düşünüp hissettiğini -ve çocuğunuzun gelişebileceği besleyici ve güvenli çevreyi sizin nasıl sağlayacağınızı- anlatıyorlar.
Kitapta her bölüm gelişimin farklı kilometretaşları -dil gelişiminden öğrenmeye, paylaşma ve sabırlı olmak- üzere odaklanıyor. İki Yaşındaki Çocuğunuz Büyürken, çocuğunuzun bakış açısından -endişeleri, meydan okumaları ve heyecanları- onun ne yaşadığını açıklayarak, yavaş yavaş gelişen davranışlarındaki günlük değişimlere sizi hazırlar. Çocuğunuzu tanıyarak, benmerkezcilik ten sosyalleşmeye, mutlak bağımlılıktan, bağımsızlığa geçerken onu desteklemenin en verimli yöntemlerini öğreneceksiniz. Bu kaynak ayrıca, çocuğunuzun cinsiyetinin farkında olması, tuvalet eğitimi ve hatta aileye yeni bir kardeşin katılmasıyla oluşan kıskançlık gibi ortak ama karmaşık sorunlarla başa çıkmak konusunda pratik tavsiyeler sağlar.'''

Aslında kitapta en çok hoşuma giden Muhteşem 2'yi anlattığı ön yazı :) Şu aralar bizim dönem çocuklarının anneleri panikle Trouble 2'yu bekliyoruz, ön yazı ise beni birazcık olsun rahatlattı.Bunun sebebini acıklayayım oncelikle. Kitap aslında cok fazla yeni bir sey soylemiyor, ozellikle serinin diger kitaplarını okuyunca soylenenler birbirine aynı. En cok uzerinde durulan, cocugumuzla olan iliskimizde onunla empati kurabilmek. Ama onsoz ve sonrasında yine kitabın icinde bahsedilen, neden Trouble 2 değil, Muhteşem 2'ler....

Çünkü 2 yaş, bir çocuk için bir sürü ilkin ve sevgi patlamasının yaşanması. Çocuğunuz bu sene içinde, belki de başka hiçbir zaman söylemeyeceği kadar çok 'seni seviyorum' diyecek, sizi öpecek, sizi kucaklayacak diyor. En az 'Hayır' dediği kadar sık sık bize, yani annelere sevgilerini gösterecekler bu sene

Kitabı sadece bunun için mi tavsiye ediyorum peki, tabii ki hayır. Kitap 2 yaşındaki çocuğun öfke patlamalarını çok güzel anlatıyor. Ve yine bu krizler sırasında bizlerin neden sakin olmamız gerektiğini anlatıyor. Hani bazen okuyorum, çocugum sinirleniyor, ben d ekendimi tutamıyorum, ben de öfkelenip ona bağırıyorum diye yazan anneler için özellikle tavsiye ederim. Kitap bu konuda da güzel bir noktanın üzerinde durmuş.

'Çocuğumuz bizi sinirlendirmek için' yapmıyor bunları. Çocuğumuz o sırada onun yaptığının neticesinde bizim sinirlenemeceğimizi öngöremez. O sadece bir şeyin olmasını istediğinde, bir şeyin yapılmasını istediğinde, henüz zaman kavramı olmadığından onun hemen olmasını ister. Veya bir şeye kızdıgında toplumda ogretilmiş davranıslar seklinde davranmayı bilmez. İşte burada devreye biz giriyoruz.

Mesela, çocugumuz elinden oyuncagı alındıgında, karsısındaki cocuga vurur, ısırır, bagırır, ve bunun neticesinde karsısındaki cocuk canı yandıgından elindeki oyuncagı bırakır. Sonuc, bizim cocugumuz, tepki gostermistir ve sonucta istedigini almıstır. Ama bunu yaparken karsıdakinin canını yaktıgını bilmez. İşte bizim ona bunu ogretmemiz gerekiyor. Onun ısırması, vurması sonucunda, karsıdaki cocugun canını yaktıgını bilmesi gerekiyor, yani bizim ona bunu ogretmemiz gerekiyor. Ogrensin diye ona vurarak, ısırarak değil tabi, biz ona bunu anlatacagız.

İlki korkuların oluşması. Bu dönem çocuklarında korkular oluşmaya başlıyormuş.

Gelelim ne yapmak gerektigine. Bu dönem çcocuklarda bir takım korkuların olması dogalmış. Uyku kısmında ise daha cok oluyormuş. Çocuklar bizlere göre daha derin uyuduklarından bizlerin gordugunden daha fazla kaus gorurlermiş. Bu dönem çocuklarının korkularıyla dalga gecmemek, onların korkularını kucumsememek gerekirmiş. Mesela cocuk canavardan mı korkuyor, kesinlikle canavar yok demek yerine, canavardan nasıl korunabilecegi ne dair yontemler daha işe yararmış. Gece uyumadan önce canavar avına cıkmak, yanına gece lambası koymak, kapısını acık bırakmak gibi yontemlerle cocugun ihtiyac anında yanında olmak gerkiyormus. Ve mumkunse yanınızda yatırmayın diyor. Eğer cok mecbursanız, korkuları gecene kadar kendi odasında siz de yanına koyacagınız bir yatakta veya sizin odanızda başka bir yatakta yatırın, ama yanınıza almayın diyor.

Kopekten mi korkuyor, sokakta kopek gorunce, kucagınıza alın, denizden sudan mı korkuyor, sokmayın suya, bir sonraki deniz sezonunda suya girsin diye onermiş kitap. Sokma konusunda ikna olmuyorsa sakın ısrarcı olmayın diyor.

Bir diğer bolum de, Paylaşmak.

Bu yaştaki çocuklar henüz paylaşmayı bilmediklerind en bunda biizm rol modeli olmamız gerekiyor. Çünkü çocuklar için onların herseyi sadece onlarındır, başkalarının her şeyi de onlarındır hatta

Çünkü cocuk bir oyuncagını başka bir arkadaşına verdiğinde onun sonsuza kadar gittiğini düşündüğünden vermek istemezmiş. Burada da çeşitli oyunlarla çocuğu alıştırmak gerekiyormuş. Mesela karşılıklı top oynamış, 'Top şimdi annede, top şimdi cocukta' gibi, verdiği şeyin daha sonra tekrar kendisine donecegini bilmesi acısından oyunlar oynayarak paylaşmayı ögretebilirmişiz.

Sinir krizleri konusunda ne yapılabilir konusunda bu kitabın ve okudugum diger tum kitapların soyledigi, ofke krizi patlamadan mudahale etmek Wink
Burada da cocugu tanıyıp, gozlemek cok onemli. Hangi durumlarda daha sık yasanıyor, uykusu varken mi, karnı acken mi, kalabalıkta mı, sıcakta mı falan filan... Bunları bilip, bunları önlemek o sinir krizlerini önlemekten daha kolay. Sinir krizinden sonraysa mudahale daha zor, ama kısaca ozetleyecek olursam;

Sen sakin olacaksın; boylelikle cocuk kontrolu kaybettiginde, annesinin sakin olup kontrolu elinde tuttugunu gordugunde daha kolay sakinleşebilir. Kesinlikle ona sesini duyurmak için yuksek sesle cevap verme, cunku bu onun sesini daha da fazla arttırmasından başka bir işe yaramazmış.

Çocugun duygularını kabul edip, dile getirmek; neden aglıyor, oyuncagı mı dustu, canı mı sıkıldı, canı mı yandı. Onun bulundugu durumu sesli ifade edip, mesela, 'Biliyorum canın sıkıldı TV acmak istiyorsun' seklinde onu anladıgımız belli etmemiz gerekiyormuş.

Onun aglayarak yapmak istedigini yapmamalıyız, mumkunse kriz gecirdigi ortamdan uzaklasabilirs iniz beraberce, markette mi, arka odada mı, degistirin orayı.

Kriz anlarında cocugun guvenligini de saglamak ayrıca onemli bir başka konu. Kendini etrafta yerlere atıyorsa cevreyi de o gozle taramamız gerekiyor mesela. Kafasını carpabilecegi keskn kose, sert bir sey var mı mesela diye.

Ayrıca cocugunuza arkadan onu sıkmayacak kadar sıkı ve sevgi dolu sarılıp kendini yerlere atmasını engellemek gerekiyormus.


Ama onemli olan ve daha kolay olan, kriz ortaya cıkmadan engellemeye, krize yol acabilecek seyleri ortadan kaldırmaya calısmak diyor

İşte diyorum ya ya benim oğlum uslu yada ben kriz çıkmadan önce bütün olasılıkları detaylı düşündüğümden ortadan kaldırabiliyorum galiba:)henüz gittiğimiz yerlerde kriz yaşamadık evde çoğu zaman yaşıyoruz.bende sesimi onun ağlama sesinden daha fazla çıkartarak "ONU ÇOK İSTEDİĞİNİ BİLİYORUM"ama şimdi olmaması gerekiyor gibi telkinlerde bulunuyorum bir kaç ağlama sonrasında anıl bunu kabul ediyor.çünkü başka seçeneği yok!dışarıdan biri beni duysa bu kız çıldırmış der.ama ne yapalım.çocuk yetiştirmek zor zanaat:)

Bir Yaşında Çocuğunuz Büyürken

Okuduğum en güzel kitaplardan biri.Bir çocuk gözüyle dünyayı algılamak empati yapmak önemliymiş.ben içimdeki çocuğu çok fazla dışarı çıkartığım için güdüsel olarak empati yapıyorum zaten ama yinede bilimsel empati bilimsel gözlem başka bir şeymiş.Akıllıbebekteki arkadaşlarımın sayesinde buldum bu kitabı,diğer serilerinide aldım.iki yaşındaki çocuğunuz büyürken'i de bir çırpıda bitirdim.şimdi sıra 3-4 yaşı okumakta.hepimize kolay gelsin.
ben Anılı bu sayede daha çok anlıyorum.darısı sizlerin başına:)

2 yaşında cocugunuz büyürken
3-4 yaşında çocuğunuz büyürken
5-6 yaşında çocuğunuz büyürken olmak üzere 4 adet kitaplık bir seri. geçenlerde İki Yaşında Çocuğunuz Büyürken'i de bitirdim. Özellikle ilk kitap bana çok yardımcı olmuştu.

Bu kitap bana oğlumun yaptıklarının aslında bu dönemin özellikleri olduğunu anlamam konusunda çok faydalı olmuştu.

Kitap çeşitli konuları içeriyor ve kitapta çocuğun ağzından da yazılmış yerler var.
Çocukların bazı şeyleri bizi delirtmek, sinirlendirmek için değil, sadece meraktan yaptıklarını bu kitap sayesinde öğrendim :) Mesela bir çocuk neden bardağı ters çevirip sütü döker, sadece meraktan , çevirdiğinde dökülecek mi diye :)
Peki bunu öğrendi, neden başka bir defa daha yapıyor, çünkü yine dökülecek mi diye merak ediyor :)

Yine bu kitapta cok onemli bir diger bolum ise suc ve ceza :)

Kesinlikle ama kesinlikle 12-24 ay arası dönemde cocuk cezadan anlamıyor. Vurmak kesinlikle yapılmaması gereken bir sey. Cunku cocugun dayak yediginde tek dusundugu 'Beni her zaman seven-kollayan biri canımı yaktı' oluyor ve bu dayagın kesinlikle onun yaptıgı hangi davranısın etkisiyle oldugunun ayrımında oldugunu anlayamıyormus. O yüzden dayak zaten hic bir kosulda olmamalı ama bir de neden olmaması gerektiginin cevabı bu iste.

Yine aynı sey ceza icin de gecerli, cocuk yanlıs bir sey yaptıgında kesinlikle ama kesinlikle oda hapsi bu yasta yapılmaması gereken bir seymiş. Çünkü yine yukarıdaki sebepten dolayı cocugumuz onu sevmedigimiz korkusuna kapılıyormus. Bu yasta agladıgında sakinlesene kadar odada oturtmak soz konusu bile olmamalı, onun yerine aglarken yanında durup, ama onunla degil, baska bir seyle ilgilenmek en dogrusuymus. Hatta kendi kendinize sarkı mırıldanın veya biriyle sohbet edin diyor yine aynı kitap.

Bir de bu kitaptan başka bir sey ;

Çocukların elektronik aletlere merakı. Düşünsenize, bir dugmeye basıyorsunuz ve birden karanlık bir ekrandan bir sürü hareketli görüntü, sarkılar, reklamlar cıkıyor. Veya CD caların bir dugmesine dokunuyor ve vıjjjjjjt cd nin kapagı acılıyor. Hangi kuvvet bir cocugu bunu yapmaktan alıkoyabilir ki. Hiçbir kuvvet :)

Çocuğunuz TV'nin acma kapama dğğmesine basıp actıgında ortaya cıkan renkli dünyayı açmamasını hiçbir HAYIR sağlayamaz. O yüzden çocuk bunu yaparken ısrarla bu çocuk hiç laftan anlamıyor diye düşünmeyin boş yere. Onun yerine elektrik prizinden kapatın, onun ulaşamayacağı şekilde. O ufaklık sadece dünyayı keşfetmeye çalışıyor. Ve bunu yaparken de tek düşündüğü hem kendisinin hem de annesinin mutlu olması.

Yine bir başka konu ;

Bu yaşta çocuklarımız yeni yürümeye başlıyorlar, yani bir anlamda artık özgürleşiyorlar. Bİr yandan dünyayı keşfetmek için bir imkanları var, bunu sonuna kadar kullanmak istiyorlar. Ama diğer taraftan da dünya onlar için hala kocaman bir yer, içinde hiç beklemedikleri anlarda onları korkutacak seyler var. Bu yaştaki çocuklar yürürlerken birdenbire dönüp kucağına gelmek ister, hemen alın kucağınıza, çünkü hala her istediklerinde sizin onları kucağınıza daha dogrusu güven dolu bir yere alacagınızı bilmeye ihtiyacları varmış. Keza aynı sekilde oyun oynarlarken, dikkat ettiniz mi, oynarken birden bire sizin yanınıza gelirler veya size bakarlar, onun yanındamısınız, onu kolluyor musunuz diye. Parkta oynarken ona bir mesafe bırakın, kendi kendine bir şeyler yapsın, ama sizi her istediğinde de yanında olun ki, dış dunyadan korkup sizin uydunuz haline gelmesin diyor kitap.

Yine hem bu kitap, hem de bir sürü başka kitabın bu yaş cocuklarında ısrarla ustunde durdukları konu, ona kesif imkanı sunmak.

Eger biz onları cok dar bir alana sıkıstırırsak, aman basına bir sey gelmesin, aman yaralanmasın diye, ne bileyim butun cekmeleri kilitlersek, bu kapıları kaparsak, cocuk bir sure sonraa arastırmaktan vazgeçermiş. Bu yüzden cocuk icin guvenli alanlar yaratmamız gerekiyor.Mutf akta, banyoda, odalarda onun cekmeceleri, dolapları olmalı, her turlu guvenlik onlemi alınmıs sekilde. Bunu atlamayın, yoksa bir sure sonra hıc bir seye dokunmayan, merak etmeyen cocuklar olma ihtimalleri varmış.

12-24 ay bebeğinizin sinir krizleriyle başa çıkmakla alakalı kitaptan kısa özetler verecek olursam ;)
Sakin olun
Eğer o kriz geçirirken siz de üzülürseniz, bu çocuğunuzun sakinleşmesini zorlastırır, bu durumda kontrolu sizin ele almanıza ihtiyac duyar

Yavaş konuşun
Hafif ton hem onun sakinleşmesini sağlar, hem de sizin ne söylediğinizi anlamak için, sakin olmak ve sizi duymak için odaklanmak zorunda kalır.

Krizin ortasında, cocugunuza nedenini sormayın veya bu konuda tartışmayın
Bu durumdayken sizin hiçbir soylediginizi anlamayacaktır, sadece onu sakinleştirecegini düşündüğünüz seyleri soyleyin.

Onu sarın
Onu sıkıca tutun, boylece kendine veya etrafına zarar vermesini onlersiniz, ama kesinlikle yalnız bırakmayın !

Dikkatini dagıtmaya calısın
Sinir krizi sonlanmaya yaınken dikkatini başka yöne cekmeye calısın. Sinir krizine odaklanmadan, onun dikkatini cekebilecek yeni bir seyle ilgisini kazanabilirsin iz.

Patlamaya göz yumun
Bu sekilde davranmandan hoslanmıyorum deyin ve isinize devam edin veya sarkı soyleyin. Ancak cocugunuz hassas bir donemde ise bu yöntem tavsiye edilmiyor, bu durumda onu rahatlatmak daha etkili bir yöntemmiş.

Başkalarının ne düşünecegini önemsemeyin
Vaktiyle cocugu olan herkes cocuklardaki sinir krizinin ne oldugunu gayet iyi bilir, oyüzden bos yere kızarmayın

Pes etmeyin
İşte en önemlisi, çünkü bir defa pes ederseniz, sizin de bir sınırınız oldugunu ögrenir ve bunu her seferinde bulmaya calısır

Kitabın cezayla ilgili söyledikleri de çok hoşuma gitmişti
''Bir yaşındaki bir çocuğun hayatında ceza diye bir sey yoktur. Poposuna veya eline hafifce vurmak, onun için önemli olan insanları taklit ederek ögrenmeye calıstıgı dunya hakkında olumsuz fkirlere kapılmasına neden olur. Vurmanın ona ögretecegi tek sey, genellikle ona karsı iyi olan yetiskinlerin bazen canını acıtabilecegidir. Yapmıs oldugu seyle, sizin yaptıgınız arasondaki baglantıyı kurabilecek yetenege henüz sahip degildir. Bu yastaki bir cocugun neden-sonuc ilişkisini kurabilmesi icin fazla karmasıktır. Sahip oldugu üstünlükleri elinden alamk da aynı sekilde buyuk cocuklar icin etkili olabilir, ancak bu yastaki cocukta işe yaramaz.''

14 Kasım 2008 Cuma

Bebeğinizi Beklerken Sizi Neler Bekler


Anıla hamile kalır kalmaz can dostum yeliz'in ilk hediyesi idi bu kitap.İnanılmaz kolay anlatımı sayesinde doğurmaktan hiç korkmadım.Tüm hamilelerin okumasını tavsiye ederim.Bebeğinizin ay ay gelişimini,erkeklerinde doğum yaptıklarını,ilk yardımı herşeyi bir arada toplayan bilgi deposunu şiddetle tavsiye ederim.

Herhalde bu kitabı okuduğumdan Anıl bu kadar Akıllı ve Sakin bir çocuk:)))