25 Kasım 2008 Salı

Bir Yaşında Çocuğunuz Büyürken

Okuduğum en güzel kitaplardan biri.Bir çocuk gözüyle dünyayı algılamak empati yapmak önemliymiş.ben içimdeki çocuğu çok fazla dışarı çıkartığım için güdüsel olarak empati yapıyorum zaten ama yinede bilimsel empati bilimsel gözlem başka bir şeymiş.Akıllıbebekteki arkadaşlarımın sayesinde buldum bu kitabı,diğer serilerinide aldım.iki yaşındaki çocuğunuz büyürken'i de bir çırpıda bitirdim.şimdi sıra 3-4 yaşı okumakta.hepimize kolay gelsin.
ben Anılı bu sayede daha çok anlıyorum.darısı sizlerin başına:)

2 yaşında cocugunuz büyürken
3-4 yaşında çocuğunuz büyürken
5-6 yaşında çocuğunuz büyürken olmak üzere 4 adet kitaplık bir seri. geçenlerde İki Yaşında Çocuğunuz Büyürken'i de bitirdim. Özellikle ilk kitap bana çok yardımcı olmuştu.

Bu kitap bana oğlumun yaptıklarının aslında bu dönemin özellikleri olduğunu anlamam konusunda çok faydalı olmuştu.

Kitap çeşitli konuları içeriyor ve kitapta çocuğun ağzından da yazılmış yerler var.
Çocukların bazı şeyleri bizi delirtmek, sinirlendirmek için değil, sadece meraktan yaptıklarını bu kitap sayesinde öğrendim :) Mesela bir çocuk neden bardağı ters çevirip sütü döker, sadece meraktan , çevirdiğinde dökülecek mi diye :)
Peki bunu öğrendi, neden başka bir defa daha yapıyor, çünkü yine dökülecek mi diye merak ediyor :)

Yine bu kitapta cok onemli bir diger bolum ise suc ve ceza :)

Kesinlikle ama kesinlikle 12-24 ay arası dönemde cocuk cezadan anlamıyor. Vurmak kesinlikle yapılmaması gereken bir sey. Cunku cocugun dayak yediginde tek dusundugu 'Beni her zaman seven-kollayan biri canımı yaktı' oluyor ve bu dayagın kesinlikle onun yaptıgı hangi davranısın etkisiyle oldugunun ayrımında oldugunu anlayamıyormus. O yüzden dayak zaten hic bir kosulda olmamalı ama bir de neden olmaması gerektiginin cevabı bu iste.

Yine aynı sey ceza icin de gecerli, cocuk yanlıs bir sey yaptıgında kesinlikle ama kesinlikle oda hapsi bu yasta yapılmaması gereken bir seymiş. Çünkü yine yukarıdaki sebepten dolayı cocugumuz onu sevmedigimiz korkusuna kapılıyormus. Bu yasta agladıgında sakinlesene kadar odada oturtmak soz konusu bile olmamalı, onun yerine aglarken yanında durup, ama onunla degil, baska bir seyle ilgilenmek en dogrusuymus. Hatta kendi kendinize sarkı mırıldanın veya biriyle sohbet edin diyor yine aynı kitap.

Bir de bu kitaptan başka bir sey ;

Çocukların elektronik aletlere merakı. Düşünsenize, bir dugmeye basıyorsunuz ve birden karanlık bir ekrandan bir sürü hareketli görüntü, sarkılar, reklamlar cıkıyor. Veya CD caların bir dugmesine dokunuyor ve vıjjjjjjt cd nin kapagı acılıyor. Hangi kuvvet bir cocugu bunu yapmaktan alıkoyabilir ki. Hiçbir kuvvet :)

Çocuğunuz TV'nin acma kapama dğğmesine basıp actıgında ortaya cıkan renkli dünyayı açmamasını hiçbir HAYIR sağlayamaz. O yüzden çocuk bunu yaparken ısrarla bu çocuk hiç laftan anlamıyor diye düşünmeyin boş yere. Onun yerine elektrik prizinden kapatın, onun ulaşamayacağı şekilde. O ufaklık sadece dünyayı keşfetmeye çalışıyor. Ve bunu yaparken de tek düşündüğü hem kendisinin hem de annesinin mutlu olması.

Yine bir başka konu ;

Bu yaşta çocuklarımız yeni yürümeye başlıyorlar, yani bir anlamda artık özgürleşiyorlar. Bİr yandan dünyayı keşfetmek için bir imkanları var, bunu sonuna kadar kullanmak istiyorlar. Ama diğer taraftan da dünya onlar için hala kocaman bir yer, içinde hiç beklemedikleri anlarda onları korkutacak seyler var. Bu yaştaki çocuklar yürürlerken birdenbire dönüp kucağına gelmek ister, hemen alın kucağınıza, çünkü hala her istediklerinde sizin onları kucağınıza daha dogrusu güven dolu bir yere alacagınızı bilmeye ihtiyacları varmış. Keza aynı sekilde oyun oynarlarken, dikkat ettiniz mi, oynarken birden bire sizin yanınıza gelirler veya size bakarlar, onun yanındamısınız, onu kolluyor musunuz diye. Parkta oynarken ona bir mesafe bırakın, kendi kendine bir şeyler yapsın, ama sizi her istediğinde de yanında olun ki, dış dunyadan korkup sizin uydunuz haline gelmesin diyor kitap.

Yine hem bu kitap, hem de bir sürü başka kitabın bu yaş cocuklarında ısrarla ustunde durdukları konu, ona kesif imkanı sunmak.

Eger biz onları cok dar bir alana sıkıstırırsak, aman basına bir sey gelmesin, aman yaralanmasın diye, ne bileyim butun cekmeleri kilitlersek, bu kapıları kaparsak, cocuk bir sure sonraa arastırmaktan vazgeçermiş. Bu yüzden cocuk icin guvenli alanlar yaratmamız gerekiyor.Mutf akta, banyoda, odalarda onun cekmeceleri, dolapları olmalı, her turlu guvenlik onlemi alınmıs sekilde. Bunu atlamayın, yoksa bir sure sonra hıc bir seye dokunmayan, merak etmeyen cocuklar olma ihtimalleri varmış.

12-24 ay bebeğinizin sinir krizleriyle başa çıkmakla alakalı kitaptan kısa özetler verecek olursam ;)
Sakin olun
Eğer o kriz geçirirken siz de üzülürseniz, bu çocuğunuzun sakinleşmesini zorlastırır, bu durumda kontrolu sizin ele almanıza ihtiyac duyar

Yavaş konuşun
Hafif ton hem onun sakinleşmesini sağlar, hem de sizin ne söylediğinizi anlamak için, sakin olmak ve sizi duymak için odaklanmak zorunda kalır.

Krizin ortasında, cocugunuza nedenini sormayın veya bu konuda tartışmayın
Bu durumdayken sizin hiçbir soylediginizi anlamayacaktır, sadece onu sakinleştirecegini düşündüğünüz seyleri soyleyin.

Onu sarın
Onu sıkıca tutun, boylece kendine veya etrafına zarar vermesini onlersiniz, ama kesinlikle yalnız bırakmayın !

Dikkatini dagıtmaya calısın
Sinir krizi sonlanmaya yaınken dikkatini başka yöne cekmeye calısın. Sinir krizine odaklanmadan, onun dikkatini cekebilecek yeni bir seyle ilgisini kazanabilirsin iz.

Patlamaya göz yumun
Bu sekilde davranmandan hoslanmıyorum deyin ve isinize devam edin veya sarkı soyleyin. Ancak cocugunuz hassas bir donemde ise bu yöntem tavsiye edilmiyor, bu durumda onu rahatlatmak daha etkili bir yöntemmiş.

Başkalarının ne düşünecegini önemsemeyin
Vaktiyle cocugu olan herkes cocuklardaki sinir krizinin ne oldugunu gayet iyi bilir, oyüzden bos yere kızarmayın

Pes etmeyin
İşte en önemlisi, çünkü bir defa pes ederseniz, sizin de bir sınırınız oldugunu ögrenir ve bunu her seferinde bulmaya calısır

Kitabın cezayla ilgili söyledikleri de çok hoşuma gitmişti
''Bir yaşındaki bir çocuğun hayatında ceza diye bir sey yoktur. Poposuna veya eline hafifce vurmak, onun için önemli olan insanları taklit ederek ögrenmeye calıstıgı dunya hakkında olumsuz fkirlere kapılmasına neden olur. Vurmanın ona ögretecegi tek sey, genellikle ona karsı iyi olan yetiskinlerin bazen canını acıtabilecegidir. Yapmıs oldugu seyle, sizin yaptıgınız arasondaki baglantıyı kurabilecek yetenege henüz sahip degildir. Bu yastaki bir cocugun neden-sonuc ilişkisini kurabilmesi icin fazla karmasıktır. Sahip oldugu üstünlükleri elinden alamk da aynı sekilde buyuk cocuklar icin etkili olabilir, ancak bu yastaki cocukta işe yaramaz.''

Hiç yorum yok: